 |
Sumidero Kanyonu |
San Cristobal Meksika’da su ana kadar gezdiğim 6 şehir içinde acık ara en çok
sevdiğim şehir oldu. Diğer şehirler içinde de elbette beğendiklerim oldu ama
burada 6 ay 1 yıl yasayabilirim dediğim tek şehir San Cristobal oldu. Çünkü San
Cristobal (ve bağlı bulunduğu eyalet Chipas) farklı özellikleri ile insani her açıdan
mutlu edebilen bir şehir. Her şeyden önce nerdeyse tüm eyalet ormanlarla kaplı
ve içinde Sumidero Kanyonu, Agua Azul ve Misal Ho şelaleleri gibi pek çok doğal
güzellikleri barındırıyor. Dolayısıyla doğası insani fazlasıyla tatmin ediyor.
Ayrıca bölgenin yaklaşık 3 de biri Maya kökenli insanlardan oluşuyor. Tarih
kitaplarında okuduğumuz büyük Maya medeniyetini kuran insanların bugünkü
torunlarını görmek beni en azından çok etkiledi. Hem San Cristobal içinde hem de
civar köylerde bu insanlar bir ölçüde eski geleneklerini sürdürmeye
çalışıyorlar. Ancak hala kaderini değiştirememiş Maya halkı ülkenin belki en
güzel ama aynı zamanda en fakir eyaletlerinden birinde yaşıyor. Ve San Cristobal'i
sevme nedenlerimden sonuncusu; şehrin merkezinin ve bazı caddelerinin özellikle
sırt çantalı gezginlerin gelmesiyle biraz artistik havaya bürünmüş olması. Rahatsız
edici bir turistik hava değil. Küçük barlar, resim atölyeleri, cafeler… Dolayısıyla
bu yabancı memlekette size biraz aşina gelen, sevdiğiniz havayı soluyup, bazı
anlar kendinizi evinizde hissedebiliyorsunuz.
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
San Crisrobola Oaxaca’dan yine bir gece otobüs yolculuğu ile geldim. Bu
arada Oaxaca’da otobüse bindiğimizde bir kadın polis elinde kamera otobüste
dolaşarak herkesi videoya çekti. Meksika’da suç işlemem daha zor artık :) Ayrıca
yol oldukça virajlıydı. Bundan sonra da Meksika’nın güneyi ve Guatemala hep
virajlı yollarla dolu. Uyumak, bir şey okumak çok zor. İlk olarak San Cristobal’den
bir saat kadar önce mesafedeki Tuxtla Gutierrez’de indim. Amacım önce Sumidero
Kanyonu’nu gezmek, sonra San Cristobale geçmek. Sabah 6-7 gibi indikten sonra
bir minibüse atlayıp küçük bir kasaba olan Chipas de Corzaya geçtim. Kalkacak
botun/teknenin dolması gerektiğinden kasabadaki carsıya giderek kahvaltı
yaptım. Burada köylü bir kadından aldığım içeceğin salep çıkması beni çok şaşırttı.
(Hayatımdaki en güzel salebi ise daha sonra Guatemala San Pedro’da içtim) Sonra
botun dolmasıyla 2-3 saat kadar kanyonu gezdik, çok hoşuma gitti. Etrafı yüksek
kayalıklarla çevrili nehirde çok farklı kuşları ve 2 tane de timsah görme sansımız
oldu. Sonrasında minibüsle San Cristobale gidip ilk belirlediğim hostelde 16
kişilik odama yerleştim (Rosco Backpackers Hostel gecelik 150 peso, 4 geceye 1
gece bedava)
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
 |
Sumidero Kanyonu |
San Juan Chamula
Ertesi günü sabah minibüse atlayıp San Cristobal’e 10 km uzaklıktaki
Chamula köyüne gittim. Köy kilisesi ile ünlü. Açıkçası ilk gittiğimde köy bana
San Cristobal’den çok da farklı gözükmediğinden enteresan gelmedi. Ta ki
kilisenin içine girene kadar. İçine girdiğim an gördüğüm görüntüler şu
şekildeydi; içeride oturmak için hiç bank, sıra yok, yere bolca taze, kurumuş
otlar serpilmiş, kilisenin uzun olan sol ve sağ duvarlarında sanırım tüm
azizlerin resimleri var, ve en önemlisi içeride inanılmaz miktarda mum var. Dışarıdan
sızan ışık, içerideki loş mum ışıkları ve biraz duman, garip bir hava
oluşturmuş. Bazı aziz resimlerinin önlerinde üçerli dörderli köylüler oturmuş,
yanlarında bir tavuk, gazlı içecekler.. Her grupta birisi bir şeyler
mırıldanıyor Maya dilinde.. Kilisenin en başında peder var -yoksa kilise
olduğuna inanmak daha zor olacaktı- önünde de kucaklarında bağlı bebeklerle
9-10 kadın. Sanırım bebeklerle ilgili özel bir ayin var. Kadınların yarısının
bir göğsü açık, acıkan bebekler rahatça emiyor pederin karşısında, yan tarafta
uzunca bir masa var, altında bir adam uzanmış, elinde telefonla uğraşıp
duruyor. Gerçekten insanı şaşırtan görüntülerdi. Bu esnada Sumidero Kanyonunu
tekne ile gezerken tanıştığımız İtalyan Matteo ile kilisenin içinde tekrar
karşılaştık. Kendisi tarih üzerine yaptığı masterin son kısmını Mexico City’de
tamamlamak için gelmiş ve 6 aylık süresi 1-2 haftaya bitecekmiş. Kendisinin
uzmanlık alanı olduğundan içeride olanlar hakkında bana rehberlik yaptı. Bu
köyde Mayalar Katolik Hristiyan olmalarına rağmen geçmişteki Şaman dininden
gelen bir kısım inançlarını da korumuşlar. Yerdeki çimler de Maya inanışından
dolayı. Grup grup oturan insanların içinde çoğunlukla bir hasta var, bir kişi
dua ediyor ve daha sonra elindeki tavuğu hastanın üzerinde gezdiriyor. Böylece
hastalık tavuğa geçiyor. Tabi hastalığın tekrar insana geçmemesi için de tavuk
oracıkta boğularak infaz ediliyor. Gazlı içecek ise (kola, gazoz vb) yine
içeride hastalığın geğirmek suretiyle dışarı atılması için. Yalnız bu gazlı
içecek olayı nasıl araya girmiş anlamadım. (100 yıl önce bile yoktu herhalde)
Kendisi de Katolik olan İtalyan arkadaşım tabi daha çok şaşkın ama günü güzel bir
sözle bitirdi. “Eğer Tanrı varsa bu 1 tane ve buradaki insanların da
Vatikan’daki Katoliklerin de Müslümanların da, Budistlerin de.. Ona nasıl
ulaşmaya çalıştığın ise seni ilgilendirir..”
Bu arada Maya halkı fotoğraf konusunda çok hassas, fotoğrafları
çekildiğinde ruhlarının çalındığına inanıyorlar, dolayısıyla da hoşlanmıyorlar.
Özellikle bu köydekiler çok hassaslardı. Kilisede fotoğraf çekmek kesinlikle
yasak. Sadece dışarıda kilisenin çekilmesine yavaş yavaş alışmışlar.
 |
San Juan Chamula |
 |
San Juan Chamula |
 |
San Juan Chamula |
 |
San Juan Chamula (Kadının eteği bu civarın yerel kıyafeti) |
Palenque,
Aqua Azul, Misal Ho
San Cristobaldeki 3. günümü şehirde relax bir şekilde geçirmeyi tercih
ettim. 4. gün ise günü birlik turla Palenque’yi ve yol üzerindeki Agua Azul ve
Misal Ho şelalelerini ziyaret ettim. Yolculuk
sabah 5’te başladı ve 5 saat sürdü, dönüş de 5 toplam 10 saat yolda geçti. Öncelikle
Aqua Azul’da durduk. Şelaleyi gördükten sonra yukarılara doğru ırmak boyunca
yürüdüm. Sonrasında dayanamayıp şortumu giyip soğuk suya atladım. Hem yeşil,
hem şelale, ırmak gayet güzel bir görüntü. Sonrasında Misal Ho’da durduk. Aqua
Azul’a göre daha yüksek bir şelale ama daha küçük bir alan olduğundan daha
kalabalık. Aqua Azul açıkçası çok daha çekici geldi. Ve nihayet Palenque’ye
ulaştık. Palenque orman içinde eski bir Maya antik şehri. Bir antik şehir bir
jungle içindeyse gezmek daha da çekici oluyor. Şehir terk edildikten sonra
keşfedilene kadar geçen süre içinde orman içinde kaybolup bitkilerle
bütünleştiğinden bugün keşfedilen kısmın sadece %5 olduğu belirtiliyor.
 |
Agua Azul |
 |
Agua Azul |
 |
Agua Azul |
 |
Misal Ho |
 |
Misal Ho |
 |
Misal Ho |
 |
Palenque |
 |
Palenque |
 |
Palenque |
 |
Palenque |
 |
Palenque |
 |
Palenque |
Chipas Eyaleti gezmek için her açıdan çok zengin bir eyalet. Ben 5 gün
geçirdim ama daha fazlasını hak ediyor. Benim için şimdilik Meksika’ya bir
virgül koyma ve San Cristobal’den Guatemala’ya geçme zamanı..
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal Pazar Yeri |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
 |
San Cristobal |
Özgür harika yazı harika fotolar! Biz burada 3 hafta kaldık, ne kanyona ne palenque'e gittik, ne kadar tembellik etmişiz :) iki haftası kursla geçti ama yine de kurtarmıyor...chamuladakilerin gazozu bu şekil kullandıklarını hiç duymamıştım ne orjinaller :)
YanıtlayınSilLale cok tesekkurler.. sizin artik cok yer gormekten ziyade az yerde uzun kalma doneminiz. Fazlasiyla hakettiniz dinlenmeyi :)
YanıtlayınSil