Güney Kutbu’na en yakın şehir Ushuaia’dan beri devam eden
otobüs yolculuklarımın şimdiki durağı dünyanın en ortasında yer alan Ekvador.
Peru’daki son şehrim Mancora’dan gece 11-12 gibi otobüse bindim ve sabah 6-7
civarı Cuenca’da indim. Daha önce de yazmıştım gittiğim hemen tüm Latin
Amerikan ülkelerinde kolonyal mimarisini koruyan, biraz artistik, biraz modern,
biraz geleneksel yaşamın devam ettiği 1 ya da 2 şehir oluyor. Bu şehir
Ekvador’da Cuenca. Terminalden merkeze otobüse binip de mi gitsem, şimdi doğru otobüsü
nasıl bulacağım diye düşünürken gps haritama baktım. En iyisi tabana kuvvet deyip
yürüdüm. Çok da uzak değilmiş. 20-25 dakika sonra merkeze yakın yerdeki hostelime
ulaştım. (Bauhouse Hostel, kaldığım en iyi hostellerden)
Cuenca’da 3 gün geçirdim. Peru’da Arequipa ve Cusco’da,
Bolivya’da Sucre’de olduğu gibi şehrin merkezi olan Plaza de Armas meydanında
ve bu meydanı çevreleyen tarihi sokaklarında dolaşmak oldukça keyifli. Şehrin
içinde bir nehir geçiyor. Çevresinde güzel tarihi konak tarzı binalar vardı.
Cuenca'da çok güzel duvar resimlerine rastladım. Bu arada adı Panama şapkası olsa da esasında Ekvador'a özgü olan bu şapkaların üretildiği en önemli yerlerden birisi de Cuenca.
Ayrıca 1 gün şehri tepeden gören Mirador Turi’ye gittim.
Manzara muhteşemdi. Aynı gün ayrıca
şehir içinde yer alan müzeyi ziyaret ettim.
1 gün de şehrin dışında yer alan milli park El Cajas’a
gittim. Rakımı 3000 metrenin üzerindeydi. İçinde birbirinden farklı göllerin ve
yürüme parkurlarının yer aldığı büyük bir park. Otobüsle gitmek 1-1,5 saat. Ben
gidince kendime uzunca bir parkur seçtim ama daha 40-50 metre gitmiştim ki bir
ayağım diz kapağına kadar çamura battı. Çamur gayet normal gözüküyordu ama
oldukça suluymuş. Bir de parkurun basında patika yolu kaybettim. Neyse ki gps
haritam sayesinde biraz da yolu kısaltmış olarak patika yola tekrar ulaştım. Sonunda
3 saatlik bir yürüyüşle günü daha fazla zorlamadan bitirdim. Sonrasında
otostopla şehre döndüm.
Bir akşam da hostelden 4 kişi jungle speed diye bir oyun
oynadık. 4 tanesinin birbirinin aynı şekilde olduğu 50-60 adet karttan
oluşuyor. Herkes aynı anda kartı açıyor, aynı gelen kişiler ortadaki çubuğu
kapmaya çalışıyor. Oyun bundan ibaret ama 3-4 saat oynadık, oldukça keyifliydi.
Cuenca’yı diğer koloniyel şehirler gibi çok sevdiğimi
söylemeliyim. Bir sonraki durak Banos.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme